İSKANDİNAVYA'DA GEZİ VE KAMP - 10

Nefer Telefonla Kumanda Cihazlarını İncelediniz mi?

      Başa Dön    Önceki Sayfa       

Norveç’e Giriyoruz

971 Nolu karayolunda kuzeydoğuya doğru devam ediyoruz. KK marketten ekmek aldık. 17:20 ‘de Naatömö sınır şehrini geçtik. Burada sadece küçük bir gümrük kulübesi var. Burada da durmadan geçiyoruz [GPS:FIN-N]. Artık Norveç’teyiz. Sayacımız 1800km, hava sıcaklığı ise 21°C. Bu sefer unutmamak için saatimizi hemen 1 saat geri alıyoruz. Yol alıyorken GPS üzerinden de yakınlarımızın evlerinin boylamından geçerken nerelere denk geldiğine de dikkat ediyoruz. Gümrük sınırında İstanbul’daki evimizin bulunduğu boylamdan geçiyoruz. Ağabeyimin evinin olduğu boylamda da yolun solunda da güzel bir göl vardı. 

            Kirkenes Fiyordu

Norveç’te 10km kadar ilerledikten sonra E6 karayoluna bağlanıyoruz ve Kirkenes yönüne sağa devam ediyoruz. Burada ilk fiyordumuzla karşılaşıyoruz. Buradaki fiyortlar Barents denizine bağlanıyor. Oldukça soğuk bir suyu var. Saat 17:00’de Kirkenes’e varıyoruz [GPS:KIRKEN]. Burası Norveç’in en son yerleşim yeri. Buradan sonra başka büyük bir yerleşim yeri yok. Buradan sonra Rusya’nın Murmansk bölgesi başlıyor. Kirkenes, kirkenes fiyordunun bir iç kıvrımına kurulmuş bir balıkçı kasabası. Barents denizinden yaklaşık 16km kadar içeride. Kirkenes fiyordu Kirkenes’ten sonra ikiye ayrılıyor. Kirkenes bu buruna kurulmuş. Fiyordun sağdaki kolu zaman zaman bir nehir kalınlığına düşerek 25km kadar içerilere doğru devam ediyor. Arabamızı kilisenin önüne park ettik ve yürüyerek kasabayı dolaşmaya başladık. Kirkenes evleri çok güzel ahşap evlerden oluşuyor. Birçoğu da çanlı renklerle boyanmış. hepsinin de bahçesi çok güzel düzenlenmiş ve rengarenk çiçeklerle bezenmiş. 

Kirkenes Evleri 

Kirkenes Evleri 

1940 yılında Almanlar Norveç’i işgal etmişler. 4 yıl sonra 26 Ekim 1944’de Ruslar şehri geri kurtarmışlar. Gezerken bu kurtuluşun anısına Norveçlilerin yaptıkları anıtlara rastladık. Küçük bir çarşısı var. Meydanda üzerinde Kardas Grill Yazan kamyonetten bozma bir kebapçı arabası gördüm. Izgara yapan adama Türkçe ile İngilizce karışımı, kardaş or kardeş ? dedim. Önce anlamadı. Ben de Türk müsün ? diye Türkçe olarak sordum. Adam da ben Kürt’üm dedi. Biraz daha sohbet edince biraz daha bilgi aldık. Türkiye’deyken Mersin’de yaşıyormuş, Norveç’e gelmiş işçi olarak 27.000Kr alıyormuş. Daha sonra ailesini de yanına aldırmış. 6 yıldır Kirkenes’te yaşıyormuş. Şimdi ise kebapçılık yapıyor. Tamam yazın neyse de kışın burada ne yapıyorlar? 2 ay sürekli gündüz 2 Ay sürekli gece kalan zamanlarda güneş ufuk çizgisinden bir görünüp kayboluyor. Üstelik de Türkiye’nin en sıcak yerlerinden birinden sen kalk , Norveç’in en zorlu yerlerinden birine yerleş!. Kolay gelsin ne diyeyim!. Biz de hikayemizi ona anlatıyoruz ve buradan Oslo’ya 2 günde inilebildiğini söyledi. Norveç te balık bol ya, balığı nereden satın alabileceğimizi sorduk. Bu bölgede balık, balık işleme merkezlerinden alınabiliyormuş [GPS:BALFAB]. Burası nasıl memleket İstanbul’da Norveç uskumruları semt pazarlarında bile satılıyorken. Kaynağında doğru düzgün balık satıcısı yok. Kirkenes’te saat 18’de sokaklarda kimsecikler yok. Herkes bir taraflara gitmiş. Büyük ihtimalle de evlerindeler. Sanırım Cumartesi buralarda tatil olunca kime sokağa çıkmıyor !. Caddelerde bol bol bayraklar var fakat kimsesiz. Biz de evlerin arasında dolaştık, çarşısını gezdik, bütün Kirkenes’i 2 saatte bitirdik. 

Bazı turist karavanları Kirkenes rıhtımına park etmişti. Güzel karavanlarının içinde gayet rahat bir şekilde kamp kurmuşlardı. Buralara aslında karavanla gelmek lazım diye düşündük. Öyle ya Kirkenes’in merkezinde ve en güzel yerinde konaklıyorlardı. Ah şu vize almak olmasa....

Gezi sonrasında dokümanlarımızı karıştırırken www.vandrerhjem.no adresinde uygun fiyatlı aile ve gençlik konukevleri (hostels) olduğu yazıyordu. Böyle bir geziye çıkmadan önce incelenmesi gerekir diye düşünüyoruz. Ne de olsa her zaman arabada yatılmaz.

Kirkenes Sokakları Bomboştu. Sadece martılar vardı. 

Benzin fiyatı burada 8.75Kr/lt. Benzinci kapalı gibiydi pompa üzerinden kredi kartı sokulup benzin alınıyormuş. Bizde buradan benzin almıyoruz. Kirkenes’ten ayrılıyoruz.  Kirkenes yakınlarındaki tepeye çıkıp fotoğraf çekiyoruz ve ardından Rusya yönüne doğru devam edip kamp yapabileceğimiz bir yer arıyoruz. Şu anda sıcaklık 13.5°C’ye düştü. Acaba arabada mı yatsak yoksa çadırda mı kalsak diye düşünüyoruz. Saat 21:30’da Kirkenes fiyordunun kıyısında Kirkenes’in tam karşı kıyısında ,  yol kenarında yemek pişirip yedik. Fiyordun sularına ayaklarımı soktum. Gerçekten buz gibi. Bu arada yol dediysek pek araba filan geçtiği de yok, oldukça sakin bir yer. Zaten Norveç’in tamamında 4 Milyon kişi yaşıyor. Nüfusun büyük çoğunluğu da ülkenin güneyinde yaşıyor. 

Kirkenes Rıhtımı 

Saat 24 civarında fiyordun dibinde daha önce gözümüze kestirdiğimiz bir yerde arabada yatıyoruz. Burası Rusya sınırına 4 km biraz ileride tabelası var. Burada en büyük sorun gün ışığı; çadır kurunca çadır gün ışığını bir miktar engelliyor ama arabada engelleyecek fazla bir şey yok. Matlarımızı ön cama sıkıştırıp güneşi engellemeye çalışıyoruz. Burada belki çadır da kurabilirdik ama çadır kurmaya  üşeniyoruz. Zemini de çok beğenmiyoruz. Biraz taşlık geliyor. Sabah 6:35’de uyanıp kahvaltı etmek için iyi manzaralı bir yer bulmak üzere hareket ediyoruz. Sıcaklık 26°C oldu güneş iyi ısıtıyor.

Bugün 13 Temmuz Pazar, geziye başlayalı tam bir hafta oldu ve toplam 1888Km yol aldık. Sabah kahvaltımızı Kirkenes ile Neiden arasında fiyordun kenarında yaptık. Bu fiyort kolu Kirkenes öncesinde sağa ayrılıp fiyordun sonuna kadar 42km yol alıyor. Bir de ortada bir ada bırakıp düz ve daha dar bir kolla Barents denizine bağlanıyor. Rusya sınırına çok yakınız. 

Kirkenes Fiyort Manzaralı Akşam Yemeği, Rusya’ya giden yol levhası. 

Sonraki Sayfa